Eklem içi enjeksiyon fiyatları
Eklem içi enjeksiyon tüm eklemlere yapılabilir. Bu işlemlere aynı zamanda eklem içi algolojik işlemler (ağrı tedavisi) denilir. Yapılan eklemin yerine, derinliğine göre uygulama şekli değişiklik gösterir. Bazı durumlarda ultrason ya da radyografi (skopi uygulaması) gibi bir yöntem kullanmadan yapılabilirken bazı durumlarda doğru yere doğru şekilde algolojik uygulama yapılabilmesi gibi ultrason kullanılması gerekebilir. Ultrasonla görülerek yapılan bir eklem içi enjeksiyonun başarı oranı, hiçbir görüntüleme yöntemi kullanmadan yapmaktan çok daha başarılı olabilir. Tabii ne olursa olsun bu başarı hekimin deneyimine ve eklemin o andaki bozukluk düzeyine, hastanın durumuna bağlıdır.
Hangi yöntemin kullanılacağına ayrıntılı bir ağrı hikayesi, ayrıntılı bir fizik muayene ve istenilen görüntüleme yöntemlerinin (ultrason, manyetik rezonans görüntüleme, tomografi, direk radyografi gibi yöntemler) bir arada değerlendirilmesi ile karar verilir. Hasta için tek bir değerlendirme yöntemiyle doğru kararın alınması çok olası değildir. Hastanın neye ihtiyacı olduğuyla birlikte, algolojik eklem içi enjeksiyonun kaç kez yapılacağı konusu da hastanın durumuna göre değişebilir. Bazen eklem içi enjeksiyonun birkaç kez yapılması gerekebilir.
Bazı hastaların ağızdan ilaç kullanması, sahip oldukları diğer sistemik hastalıkları nedeniyle yasaklanmış olabilir. Bu durumda eklem içi enjeksiyon son derece kurtarıcı bir hale gelebilir. Ya da bazı durumlarda fizik tedavi yöntemleri ile enjeksiyonların kombine edilmesi planı yapılabilir. Bununla birlikte işlem sırasında oluşabilecek ağrı ile hastanın rahatsız olmaması için gerekli bir bölgesel anestezi yani uyuşturma yöntemi seçilir.
Tüm bu durumlar yapılan enjeksiyonun fiyatını belirler. Nereye yapılacağı, ultrason kullanılıp kullanılmayacağı, kaç seans yapılacağı gibi durumlara göre eklem içi enjeksiyon (algolojik işlem) uygulamasının fiyatı ortaya çıkar. Hasta ile tüm ayrıntılar, olası iyileştirici etkisi, bu etkinin ne kadar süreceği konuları konuşularak yapılacak enjeksiyona karar verilir.
Eklem içi enjeksiyon nedir?
Eklem içi enjeksiyon bir çok farklı şekilde yapılabilir. Bunlara aynı zamanda algolojik işlemler (ağrı tedavisi) denilir. Klinik pratikte en çok diz eklemine uygulama yapılırken tüm eklemlere yapılabilir. Eklem enjeksiyonları sırasında ultrason kullanımı, yapılan enjeksiyonun yerine ve şekline göre gerekebilir. Bunu bu konuda deneyimi olan bir hekim hastayı değerlendirerek karar verir. Hastanın o andaki ağrısının durumu, şişlik ve buna bağlı eklem içinde olan ödemin yerine göre enjeksiyonun, algolojik işlemin şekline karar verilir. Eklem içinde ödem (olmaması gereken eklem içindeki sıvı) olması her zaman ağrıya neden olduğu anlamına gelmez. Eklem içindeki ödem ağrı ile birlikte genellikle hareket kısıtlılığına da neden olur. Aynı zamanda eklemin algısında bozulmaya neden olabilir.
Her eklemin içindeki ve çevresindeki anatomik yapılarda eklemi ve bulunduğu organı algılayan sensörler (algılayıcı yapılar) vardır. Bir organımızın yani el, ayak, bacak, kol gibi kas iskelet sisteminin parçası olan, bizim hareket ettirdiğimiz ya da yardımıyla hareket ettiğimiz yapıların nerede durduğunu gözlerimiz kapalıyken biliriz. Bunu derin duyu dediğimiz özelliğimiz sağlar. Eğer eklem içinde ödem varsa ve bu ödeme neden olan eklem içindeki yapıların bozukluğu (kireçlenme gibi mesela) varsa derin duyu algılayıcılarımız sensörlerimiz bu durumdan etkilenir. Bu da doğru hareketi çıkarmamıza engel olur.
Bu nedenlerle eklemdeki temel bozukluk, ödem varlığı hangi ekleme hangi algolojik enjeksiyonu yapacağımızı değiştirir. Hastayı ayrıntılı muayene ederiz ve ağrısının ve günlük yaşamının öyküsünü alırız. Bu öykü, hastanın ağrısının şekli ve istediğimiz görüntüleme yöntemlerindeki (manyetik rezonans görüntüleme, direk grafi, ultrason, tomografi gibi yöntemler) bulguları birleştirerek ne yapacağımıza karar veririz.
Eklem içi enjeksiyon yan etkileri
Eklem içi enjeksiyonlarda tüm enjeksiyonlarda olduğu gibi yan etkiler olabilir. Eklem içi enjeksiyonlar aynı zamanda eklem içi algolojik (ağrı tedavisi) işlemlerdir. Bu nedenle genellikle eklem içi enjeksiyon yaparken, yapıp yapmamaya karar verirken hastanın durumu, fizik tedavi gibi uzun sürecek her gün gidilip gelinmesi gerekebilecek bir çözüme gelip gelemeyeceği, daha önce yaptırdıysa fizik tedaviye olan ağrısının cevabı, daha önce kullandıysa ağızdan aldığı ağrı kesicilere ağrısının verdiği cevabı gibi durumlar göz önünde bulundurulur.
Tüm bu durumlar hastayla ayrıntılı bir şekilde değerlendirilir. Hasta ile birlikte algolojik bir enjeksiyon yapılıp yapılmayacağına karar verilir. Her zaman hekim olarak önceliğimiz girişimsel işlemler yani algolojik eklem içi enjeksiyonlar yapmadan önce, girişimsel olmayan ağızdan ilaçlar, fizik tedavi gibi yöntemleri denemektir. Bu yöntemleri denedikten sonra enjeksiyon yapmayı tercih edebiliriz.
Eklem içi enjeksiyonlarda enjeksiyon sırasında, algolojik işlem sırasında ağrı gelişebilir. Buna engel olmak için mutlaka bir işlem öncesi anestezi yöntemi kullanmaya çalışırız. Bu yöntemin de bazı yan etkileri olabilir.
- Eklem içi enjeksiyon sonrası eklemde şişlik, ağrı
- Eklem içine kanama (bu durum daha çok kan sulandırıcı ilaç kullanan hastalarda ortaya çıkabilir, ve bu durumun olmaması için gerekli önlemleri aldığımızda ortaya çıkmaz)
- Yapılan ilaca karşı allerji ve buna bağlı eklem içi yapılarda aşırı bir reaksiyon ve ağrı şişlik
- Yapılan ilacın içinde kortizon dediğimiz ilaç varda tansiyon ve şekerde birkaç günlük yüselme
Tüm bu yan etkiler hasta için doğru önlemler alındığında ortaya çıkmaz. Bu nedenle enjeksiyon kararı öncesi hastayı ayrıntılı olarak değerlendirir ve sonrasında ortaya çıkabilecek olası yan etkileri önleyebiliriz.